24 Ağustos 2015 Pazartesi

Madem Her Şey İyiye Gidiyor, Neden Silahlanıyorsunuz?

Bir profesör (Nurhan Yentürk) ilginç bir çalışma yayınladı. 2006-2014 dönemindeki "iç güvenlik" harcamalarıyla ilgili bir çalışma.

Çarpıcı rakamları aktaralım:

"2014 yılında “geniş kapsamlı iç güvenlik harcaması” toplamda yaklaşık 34 milyar TL olarak hesaplanıyor. Bu harcamaların yarıya yakını (yüzde 48,5) Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılıyor. Sonraki iki büyük pay yüzde 18'in üzerinde ve Jandarma ile İçişleri Bakanlığı'na ait. Bu 3 kurum  harcamaların yüzde 82'sini gerçekleştiriyor. Takip eden kalemler yüzde 4,8 ile yüzde 1,2 arasında değişen paylara sahipler. MİT'in payı yüzde 3, örtülü ödeneğin ise yüzde 2,1."

İlginç bir nokta da, "iç güvenlik" harcamalarındaki artışın ekonominin büyüme hızından fazla olması:

"2006 yılında iç güvenlik harcamaları GSYH'nın yüzde 1,3'ünü oluşturuyordu. 2014'te bu pay yüzde 1,9'a yükselmiş. GSYH payı itibarıyla  iç güvenlik harcamaları yüzde 45 artmış."

Ekonomi yüzde 30 büyümüş ama "iç güvenlik" harcamaları %85 oranında artmış.

Yüksek harcama artışlarının da büyük ölçüde personel sayısındaki artıştan kaynaklanıyor.

Neler oluyor beyler? Bir huzursuzluk mu var yoksa? Hani Türkiye büyüyor, güçleniyordu?

Burjuva politikacılar - özellikle de iktidarda olanlar - ülkenin ekonomisinin büyümesiyle övünmüşlerdir. Onlara göre, ekonomi büyüyünce işler yolunda gider, işsizlere iş bulunur, ülke zenginleşir.

Son on yılda Türkiye ekonomisi - son birkaç yıldır teklese de - fena büyümedi hani.

O halde bu paniğin sebebi nedir beyler? Neden "iç güvenlik" için harcadığınız para ekonominin büyüme hızından da hızlı artıyor?

Sorunun yanıtı, Türkiye'nin içinde bulunduğu kapitalist sistemin sermaye birikim yasasındadır. Sermaye birikimi toplumunun bir kutbunda muazzam zenginliklerin yoğunlaşmasına ve sömürücü sınıfların lüks ve asalaklığının, israf ve aylaklığının artmasına yol açar; toplumun diğer kutbunda proletaryanın sömürülmesi daha da keskinleşir ve emekleriyle tüm zenginlikleri yaratanların işsizliği ve sefaleti artar.

Örneğin kapitalist Türkiye'de bir tarafta yılın ilk 7 ayında 50 bin adet lüks otomobil satılırken, bu dönemde toplam otomobil pazarı yüzde 43 büyürken, lüks otomobillerin artış hızı 47'yi bulurken diğer tarafta (resmi rakamlara göre) nüfusun yüzde 20’lik en düşük gelir grubundaki 4 milyon 275 bin hanede aylık tüketim harcaması en çok 1.282 liradır.

Bu durum, sadece Türkiye'ye özgü değildir; tersine kapitalist birikimin mutlak, genel yasasıdır.

Bu yasanın sonuçları Türkiye burjuvazisini korkutmaktadır, "iç güvenlik" (burjuvazinin güvenliği de diyebiliriz) yasasının gerçek nedeni de budur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder