3 Eylül 2015 Perşembe

65 Milyar Dolarlık Vurgun ya da Uluslararası Tekeller Türkiyeli İşçileri Nasıl Sömürüyor?

Dev yabancı şirketler Türkiye'deki işçilerin ürettiği artı değeri nasıl el koyuyorlar?

Türkiye'ye yaptıkları sermaye ihracıyla.

Burjuva ekonomistler sermaye ihracını ikiye ayırıyorlar: doğrudan yatırımlar ve portföy yatırımları.

"Doğrudan yatırım" dedikleri sanayi ve hizmet sektörlerine yaptıkları sermaye yatırımları.

"Portföy yatırımları" dedikleri ise finans sektörüne yaptıkları yatırımlar. Örneğin bankalar aracılığıyla verdikleri krediler, Türk şirketlerin hisse senetlerini satın almaları, devlet tahvili satın almaları... (buna burjuva ekonomistler "sıcak para" da diyorlar).

"Doğrudan yatırımlarda" yani sanayiye ve hizmet sektörüne yapılan yatırımda sömürünün nasıl olduğunu uzun uzun açıklamaya gerek yok. Burada çalışan işçiler zaten bu sömürüyü her gün yaşıyorlar.

"Portföy yatırımları" adı verilen borç verilen sermaye biçimindeki sermaye ihracında ise sömürü daha gizli oluyor, deyim yerindeyse, işçilerin "ruhu duymuyor" ama bu da "doğrudan yatırım" kadar mutlak bir sömürü söz konusu.

Örneğin, diyelim bir yabancı banka ya da kredi kurumu Türkiye'deki bir firmaya kredi veriyor. Türk firma bu krediyle sermayesini ya sıfırdan oluşturuyor ya da bu krediyi varolan sermayesini geliştirmek için kullanıyor. Bu krediyle yeni binalar, hammaddeler, makineler ve işgücü satın alıyor. Yapılan üretimin sonucunda elde ettiği artı değerle hem kendi sermayesini büyütüyor hem de kendisine verilen krediyi faiziyle birlikte geri ödüyor. (Geçerken belirtelim, yabancı kuruluşlardan 400 milyar dolar borç alan Türkiye burjuvazisi doların TL karşısında yükselmesinden çok korkuyor çünkü dediğimiz gibi dolar borçlusu)

Hisse senedi konusunda da benzer bir durum var. Türkiye'deki bir işletmenin hisse senedini satın alan bir yabancı (o şirkete kaynak sağlamış olduğu için) bu şirkete ortak olmuş oluyor ve elde ettiği kazanç yine banka kredilerinde olduğu gibi artı değerin paylaşılmasına dayanıyor.

Şimdi gelelim rakamlara. Aşağıda ayrıntısıyla okuyabileceğiniz bir haber var. Kısaca özetlemek gerekirse:

Türkiye’deki doğrudan ve portföy yatırımlarından elde ederek ülkelerine aktardıkları kârlar dolayısıyla yaşanan toplam kaynak transferi 2005 yılı ile 2015 yılı Haziran sonuna kadar geçen dönemde 65 milyar 70 milyon dolar.

Yani uluslararası tekellerin Türkiyeli işçiden elde ettiği artı değer on yılda 65 milyar dolar. Tabii bu rakam sadece transfer edilen karları gösteriyor. İçeride sermayenin yeniden üretimi için yapılan yatırımları da katarsak bu oran çok daha büyük olur.

*

http://www.dunya.com/ekonomi/ekonomi-diger/yabancilardan-10-5-yilda-65-milyar-dolar-transfer-273392h.htm

"Yabancıların Türkiye’deki doğrudan ve portföy yatırımlarından elde ederek ülkelerine aktardıkları kârlar dolayısıyla yaşanan toplam kaynak transferi 2005 yılı ile 2015 yılı Haziran sonuna kadar geçen dönemde 65 milyar 70 milyon dolara ulaştı. 2015 yılı Ocak-Haziran döneminde ise toplam kaynak transferi, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8.5 artarak 4 milyar 991 milyon dolara yükseldi.

DÜNYA’nın Merkez Bankası ödemeler dengesi verilerinden yararlanarak yaptığı hesaplamalara göre, ocak-haziran döneminde doğrudan yatırım kaynaklı transfer 2 milyar 617 milyon dolar, portföy yatırımı kaynaklı transfer 2 milyar 317 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Toplam kaynak transferi ise yüzde 7.5 oranında artarak 4 milyar 598 milyon dolardan, 4 milyar 991 milyon dolara yükseldi.

2005 yılından bu yana yabancıların hisse senedi, Devlet İç Borçlanma Senedi gibi araçlara dayalı portföy yatırımlarından elde ederek, yurtdışına aktardıkları kaynak tutarı 37 milyar 378 milyon dolara ulaştı. Aynı dönemde doğrudan yatırımlardan elde edilerek yurtdışına aktarılan kaynak tutarı ise 27 milyar 692 milyon dolar oldu. Böylece 2005 yılından bu yana yabancıların portföy yatırımları ve doğrudan yatırımlardan elde ederek ülkelerine aktardıkları toplam kaynak miktarı ise 65 milyar 70 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti.

2015 yılında daha önceki seyirden farklı olarak, yılın ilk yarısında sıcak para kaynaklı kar transferi, doğrudan yatırımlardan elde edilen kaynak transferinin altında kaldı. Yılın ilk yarısında 2 milyar 374 milyon dolarlık porföy kaynaklı kar transferi yapılırken, doğrudan yatırımlar kaynaklı transfer tutarı 2 milyar 617 milyon dolar oldu. 2004 ve 2005 yıllarında portföy yatırımlarından elde edilen kar, doğrudan yatırımın yaklaşık 3 katı düzeyinde seyrediyordu."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder